kesiti — késiti (se) nesvrš. <prez. kȇsīm (se), pril. sad. sēći (se), gl. im. šēnje> DEFINICIJA 1. (što) pokazivati zube (o životinjama) 2. (se) a. usiljeno se smijati pokazujući zube, ceriti se b. razg. smijati se FRAZEOLOGIJA kesiti zube ceriti se … Hrvatski jezični portal
kesit — is. 1) Bir şey enlemesine veya boylamasına kesildiğinde ortaya çıkan yüzey Ağacın kesiti. 2) Bir toplumun bölümü, kesim 3) Ayırıcı özellikleriyle belirlenen süreç 4) mat. Bir cisim düz olarak kesildiğinde ortaya çıkan düzlemin biçimi, makta Bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ayrıt — is., mat. İki düzlemin ara kesiti Bir küpün on iki ayrıtı vardır … Çağatay Osmanlı Sözlük
büyük çember — is., mat. Bir kürenin merkezinden geçen bir düzlemde ara kesiti olan çember … Çağatay Osmanlı Sözlük
gök eşleği — is., gök b. Gök eksenine yer merkezinde dik olan düzlemin gök küresiyle ara kesiti … Çağatay Osmanlı Sözlük
kartallı eğrelti otu — is., bit. b. Yurdumuzun kıyı bölgelerinde sık rastlanan, yaprak sapının enine kesiti mikroskop altında iki başlı bir kartalı andıran, büyük yapraklı bir eğrelti türü (Pteridium aquilinum) … Çağatay Osmanlı Sözlük
kesik prizma — is., mat. Bir prizmanın bütün yer ayrıtlarını kesen bir düzlemle elde edilen, kesiti ile tabanı arasında kalan cisim … Çağatay Osmanlı Sözlük
kiniş — is. Marangozlukta tahta üzerine boydan boya açılan, kesiti kare veya dikdörtgen biçiminde kanal … Çağatay Osmanlı Sözlük
konik — sf., ği, mat., Fr. conique 1) Koni biçiminde olan veya koni ile ilgili olan, mahruti Konik yüzey. 2) is. Tabanı daire biçiminde olan bir koninin bir düzlemle ara kesiti Çember, elips, hiperbol ve parabol birer koniktir … Çağatay Osmanlı Sözlük
kukla — is., Rum. 1) Hareketli yerleri iplikle sanatçının parmaklarına bağlanarak veya eldiven gibi bir kesiti kullanarak bir perdenin üzerinden oynatılan, bez, karton vb. hafif nesnelerden yapılmış insan ve hayvan figürleri Salıncağın üzerindeki kızlar … Çağatay Osmanlı Sözlük